DARKEST DUNGEON - İNDİE OYUN İNCELEMESİ


...Kendine aşırı güven yavaş ve sinsi bir katildir...

LiptonNipton


Darkest Dungeon özünde bir zindan keşfi oyunu. Bunun üzerine birkaç roguelike ve rol yapma oyunu elementleri eklenmiş. Üzerine de çok güzel Lovecraftvari bir hikâye yazılmış. Bu hikâyeyi takiben bir kasabanın varisi olarak oynuyorsunuz. Kendinize çeşitli çevrelerden farklı farklı karakterler tutuyor ve onları bu zindanları keşfetmek, yaratıklardan temizlemek veya benzeri bir amaçla 4lü gruplar halinde zindanlara yolluyorsunuz. Bir yandan da bu zindan keşiflerinden elde ettiğiniz ve sizin isimlendirdiğiniz kasabanızda ürettiğiniz gelirle hem kasabanızı büyütüyorsunuz, hem de tuttuğunuz karakterleri eğitiyor ve onlara çeşitli ekipmanlar alıyorsunuz.



Oyunu temelde kasaba ile ilgilenilen bölüm ve zindan içinde geçirilen bölüm olarak 2ye ayırabiliriz. Öncelikle seçtiğiniz karakterlerle belirlediğiniz bir görev amacıyla bir zindana giriyorsunuz. Zindana girmeden önce yanınıza alacağınız meşale, ilaç, panzehir gibi ekstra malzemeleri satın alıyorsunuz. Sonrasında rastgele oluşturulmuş bir zindanı keşfediyor ve görevinizi yerine getiriyorsunuz. Oyunun zorluğu gayet yerinde ve dikkatsizliklere fazla tölerans göstermiyor.

Oyun eski masaüstü rol yapma oyunlarındakine çok benzeyen bir savaş sistemi kullanıyor. Seçtiğiniz hamlelerin başarısını belirleyen ana faktör karakterlerinizin ekipmanı, becerileri ve attığınız zar oluyor. Savaşlar arasında canınızı doldurmak isterseniz sınırlı sayıda yanınızda bulunan yakacak odunları kullanmanız gerekiyor. Dolayısıyla zindandaki göreviniz uzadıkça sizin için de durum gittikçe kötüye gidiyor.

Zindandan çıktıktan sonra oyun karşınıza kasabanızı sunuyor. Zindandan topladığınız çeşitli eşyaları ve parayı kullanarak kasabanızı geliştirebiliyorsunuz. Kasaba da karşılığında size yeni karakterler toplama, onları eğitme, yeni ekipman alma olanakları sunuyor.



Tabi iş bu kadar basit değil. Öncelikle oyunda roguelike olmasından ötürü zindanlar ve düşman grupları rastgele oluşturuluyor. Girmeden önce sadece zindanın boyutundan, zorluğundan ve görevinizden haberdarsınız.  Ayrıca ölüm kalıcı, oyun sürekli otomatik olarak oyunu kaydediyor ve size geri yükleme şansı tanımıyor. Oyunun affetmeyen zorluğunu da göz önünde bulundurunca zindandayken işler oldukça çirkinleşebiliyor. Gözden kaçırdığınız bir faktör size pahalıya patlayabiliyor. Bunun sonucunda görevinizi başarısızla sonuçlandırıp kasabaya dönmek ya da karakterlerinizi ölüm riskiyle karşı karşıya bırakıp göreve devam etmek sizin tercihiniz.

İşte oyunun vurucu olduğu nokta burası, karakterler. Oyun aslında bu sonu görünmeyen ve işin ucunda dünyanın kaderinin bulunduğu görevlerin karakterlerin üzerindeki etkileri üzerine. Karakterleriniz can dışında ekstra bir parametresi var, bu da “stres”. Stres, zindan içindeki ve dışındaki faktörlerin karakterlerinizin zihnini ne kadar etkilediğini ölçen bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin beklenmedik bir kritik saldırı aldığınızda takımınız morali bozuluyor, aynı şekilde siz vurduğunuzda ise moralleri yükseliyor. Bunun dışında karanlık koridorlarda gezerken başlarına gelen farklı olaylar da moral olarak takımı oldukça etkileyebiliyor.

Zindan bitiminde karakterler streslerini kasabada çeşitli aktivitelerde bulunarak üzerlerinden atıyorlar. Ayrıca zindan bitimlerinde çeşitli karakteristikler kazanıyorlar, mesela stresliyken iştahının kesilmesi veya hayvan fobisi. Çok fazla negatif özellikler kazanan karakterlerinizi deli hastanesine kapatıp iyileştirmeniz gerekebiliyor. Bazı karakterleriniz ise zaman içinde çömez hallerinden kurtulup muhteşem kahramanlara dönüşebiliyor. Yani oyun sizi zindan dışında da karakterlerinizle ilgilenmeye de zorluyor ve bunun için ödüllendiriyor.



Oyun genel olarak kasabanızın ve karakterlerinizin yavaş yavaş gelişmesi ve tünelin ucundaki ışığın yavaş yavaş görünmesi şeklinde devam ediyor. Size bu yolculukta kasabanın asıl sahibi muhteşem sesi ve acımasız yorumlarıyla eşlik ediyor. Yeri geldiğinde basit bir hataya, bin bir zorlukla geliştirdiğiniz karakterlerinizi feda ediyorsunuz, yeri geldiğinde imkânsız görünen bir görevi bir karakterin kahramanlığı sayesinde başarıyorsunuz. Oyun başlangıçta zor gelen, sonradan alıştığınız bir zorluğa sahip ve oldukça uzun soluklu. Şahsen oynarken çok eğlendim, karanlık hikâyeleri ve zindan keşfetmeyi seven herkese tavsiye ederim.

Yorumlar